Gençliğin Ekonomisi

CHP GENÇLİK KOLLARI

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken; birinci yüzyılın son 20 yılını yöneten AKP hükümetinin ekonomi politikalarının tüm topluma ama başta gençlere bedel ödettiğini görmekteyiz. Özellikle kamu kaynaklarının yanlış aktarımı sonucu ödenecek bedel artık ‘gençlerin geleceğinden’ öte gençlerin bile çocuklarının geleceğinin ipotek altına alındığını göstermekte. Belli müteahhit ve çıkar gruplarına %99’a varan sapmalarla verilen yap-işlet-devret ihalelerinin süreleri 25 yıla dayanmakta, bu da bize sadece biz gençlerin değil, torunlarımızın bile bez/mama parasından alınacak vergilerin bu grupların ipoteği altında olduğunu gösteriyor.

Gençlerin ekonomik beklentileri ülkemizde homojen bir yapıda değil. Bu değişiklikler sınıfsal, coğrafi ve diğer birçok farklılıktan kaynaklanıyor. Bugün başka bir şehre üniversite okumaya giden gencin barınma konusunda ekonomik zorlukları varken, Anadolu’da esnaflık yapan gencin fiyat artışları konusunda, İstanbul’daki aileden gelen yüksek sosyal-ekonomik seviyesine rağmen Dünya’yı gezme isteğinin zorluğu konusunda ve ülkedeki gençlerin çoğunluğu olan işsiz veyahut asgari ücretle çalışan gençlerin aile kurma konusunda ekonomik zorluğu var. Sorunlar bir değil ancak ekonomik tablonun sorunlar yaşattığı gerçeği bir.

GENÇLER DÜNYAYI TANIYOR

Teknolojinin verdiği imkanları gençler daha iyi kullanıyor, bu sayede de artık mahallesinin dışını görebilen, internet aracılığıyla dünyayı tanıyabilen gençlerin aklında sorular oluşuyor: Bizim neden batıdaki gençler gibi rahat bir hayatımız yok? İşte bu soru ve gerçeği Z kuşağının sokak röportajlarındaki amcalara gülme sebebidir. Özellikle Z kuşağı gençliği dünyaya daha hâkim, yaşadığı hayatı biliyor ve kıyaslama yapabiliyor, ‘batı bizi kıskanıyor’ söylemi onlar için gülünç bir durum. Çoğunluk büyüklerinden farklı olarak ailesinin ve kendisinin yaşadığı hayatı zorluk olarak görüyor. Bunun da sebebi gençlerin büyüklerinden farklı ihtiyaç ve taleplerinin olması. Bu taleplere karşılık hükümetin Kuzey Kore halkında seslenir gibi ‘Batıda çöpten yemek arıyorlar!‘ söylemlerinin yalan olduğunu bilmesi.

MASLOW’UN İHTİYAÇLAR HİYERARŞİSİNDE GENÇLERİN FARKLI KONUM ALMASI

Bu durum bizim söylemlerimizin anlaşılamamasının sebeplerinden biridir; ülkenin çoğunluğu psikolojik olarak fizyolojik ve güvenlik ihtiyacını karşılama durumunda yaşıyor. Maslow bu teoriye göre insanların ihtiyaçlarını kişilik düzeylerine beş kategoriye ayırıyor; fizyolojik gereksinimler, güvenlik gereksinimi, ait olma/sevgi, saygınlık, kendini gerçekleştirme. İnsanın ilk kategorideki ihtiyacını karşılamadan sonraki kategorideki ihtiyaçları beslemeyeceğini söylüyor. Bizler yolsuzlukla mücadele, toplumsal cinsiyet eşitliği, hayvan hakları ve adil bir yönetim gibi ihtiyaçlarımızı güderken ve bunlar üzerinden söylemler oluştururken maalesef halkın bir kesimi bu kategorilerdeki ihtiyaçlara gelmemiş durumda ve bunları önemseyemiyor. Hoş! Zaten iktidar insanların ihtiyaç kategorisinin yükselmesini istemiyor. Çünkü yolsuzluğa kin güden, adil bir yaşam ihtiyacı olan, ekonomik olarak refaha kavuşmuş bir toplumun ihtiyaçlarını karşılayamaz. Ama makarna ve ekmeğe muhtaç ettiği insanların oyunu alabilir. Ancak gençler aynı sosyal-ekonomik düzeyde birlikte yaşadığı ailesinden bile farklı ihtiyaçlar güdüyor. Bunun iki temel sebebi var birincisi Dünyadaki akranlarını görüyor, ikincisi artık adaletsiz bir yönetimin ekonomik alanda da başarısız olacağı gerçeği ve bunun kendilerine dokunması. Nerden dokunuyor peki? KPSS’de dereceye girmesine rağmen atanamayınca, TÜGVA torpil listeleri sosyal medyada yayınlanınca, elektrik faturasındaki şişliğin; Cengiz İnşaat’ın silinen vergi borçlarıyla ilişkisini düşününce!

CHP GENÇLİĞİNİN GERÇEKLERLE KAZANMASI

Yalan söylemek doğruları söylemekten zordur. Bizim kazanmamız için halkın doğruları bilmesi lazımken, mevcut hükümetin kazanması için yalanlar söylemesi gerekiyor. O yüzdendir ki yandaşlarından paralar toplayıp; havuz yapıp aldırdıkları medya organlarında 7/24 yalan ve iftira haber yaptırmak zorundalar. Kendi yalan olduğunu bildiği söylemleri, onurlarını ayaklar altına alarak söylemek zorundalar. Bizim ise gençlere şu bağlantıları göstermemiz gerekiyor. Neden KPSS’de derece yapıp mülakatta elendin biliyor musun? Çünkü oraya yandaş vakıftan aldılar! Neden her tüketimimizde çılgınlar gibi vergi ödüyoruz? Çünkü bazı sermaye grupları vergi ödemediği için! Neden ABD’deki yaşıtımız 5 aylık garsonluk maaşıyla araba alırken bizim için araç almak hayal oldu? Birilerinin çocukları gemi filosu yaptığı için.

Şu anda milliyetçi düşüncede olduğunu iddia eden hükümet ve ortakları bu toprakların gençlerinin diğer milletlerin gençliğinden kötü koşullarda yaşamasını hiç dert etmiyor! Bugün Bulgaristan’dan Edirne’ye yağmalamaya gelircesine alışveriş yapıp; gülerek ‘Türkiye çok ucuz’ diyen Bulgar zorlarına gitmiyor. Alman çocuğu ülkemize gelip bizim yapamadığımız tatili yapıyor, bizim gençler de Almanya’da bulaşıkçı olur muyum diye planlar yapıyor. Bunlar CHP Gençliği olarak bizim zorumuza gidiyor, Atatürkçü anlamda milliyetçi, bu düzenden çıkarı olmayan akılcı milliyetçilerin de zoruna gittiğini biliyoruz. O yüzden ekonomik anlamda gerçekleri göstererek, her kesime dokunarak kazanacağız. Adil ve onurlu bir ekonomik düzende yaşayacağız.

Yorum bırakın